top of page
Yazarın fotoğrafıMeryem Karabulut

ANKA TUSAŞ



Bu yazımızda sizlere ülkemizin yerli ve milli imkanlarla tasarladığı-ürettiği ve alanında ilk olarak addedebileceğimiz bir İHA sisteminden söz edeceğiz. Söz konusu İHA’mızın ismi “ANKA”. ANKA ile ilgili detaylara girmeden genel anlamda İHA’ların tercih edilme sebeplerinden ve Türkiye’nin neden böyle zorlu bir işe giriştiğinden biraz bahsetmek isterim.


İnsansız Hava Araçları, elbette bir savaş uçağı ile kıyaslanamaz ve bir savaş uçağının yerini asla tutamaz. Buna rağmen bazı bölgelerde kullanıcısına epey fayda sağladığını söylemek mümkündür. Özellikle dar kapsama alanlarında gözetleme, keşif, hedef tespiti, imha gibi görevleri; çok daha düşük maliyet ve personel kaybı olmadan yerine getirmesi özellikleri ile öne çıkmaktadır. Bu ve bunun gibi birçok neden Türk ordusunun -özellikle terörle mücadelede- neden bu sisteme ihtiyaç ve istek duyduğunu açıklamaya yetmektedir. Peki, gelin beraber Türkiye’nin bu konudaki geçmişine bir göz atalım.


Ülkemizin İHA’larla olan geçmişi 1990’lı yıllara dayanır. Türkiye, her ne kadar ABD merkezli General Atomics’ten “Predator” isimli İHA’ları almak istese de elbette bununla yetinmeyecekti. Ülkemiz bu İHA’lara sahip olmanın yanı sıra, bu İHA’lara değişik alt sistemleri ekleme ve entegre etme işlemlerini de gerçekleştirmek istemişti. Ancak firma, Türkiye’nin bu konudaki özerk tavrını kabul etmemiş ve böylece bu işten vazgeçilmişti. Türkiye buna alternatif olarak bir İsrail şirketi olan IAI’dan “Heron” isimli İHA’ları satın almış ve bunları yıllarca kullanmıştı. Her ne kadar bu İHA’ları alıp kullansak da elbette kendimiz üretmediğimiz sürece bu teknolojiler üzerinde tam bir hakimiyet kuramayacağımızın farkındaydık. İşte böylece Savunma Sanayii Müsteşarlığı ve TUSAŞ arasında 2004’te imzalanan bir anlaşma (Türk İnsansız Hava Aracı (TİHA) Programı) sonucu ANKA’mızın hikayesi başlamış oldu.



Birçok zorlukla karşılaşılan bu yolculuk; ilk filizlerini 2010’da ANKA’nın hangardan çıkması ile vermiş oldu. İlk uçuşunu 30 Aralık 2010’da yapan ve MALE sınıfı bir İHA olan ANKA; temel olarak keşif, gözetleme, hedef tespiti gibi fonksiyonları yerine getirmek üzere tasarlanmıştı. Minimum 24 saat kesintisiz uçabilen ve 200 km menzile sahip ANKA tüm zorlu testleri birer birer geçerek ne denli başarılı bir platform olduğunu ispatlamasının ardından 2013’te seri üretime geçti ve aynı yıl TSK envanterine girdi.


Halihazırda Türk Hava Kuvvetleri, Türk Deniz Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı tarafından kullanılan ANKA’nın silahlı bir versiyonu için 2015’te yeni bir anlaşma imzalandı. ANKA-S adı verilen İHA sistemi 2018’de seri üretime girdi. ANKA-S, temel olarak ANKA ile çok benzer bir platform olmasının yanı sıra birtakım farklılıklar barındırmaktadır. En büyük fark, ANKA-S'in bir SİHA olarak kanatlarında silah istasyonu bulundurmasıdır. Ayrıca görsel olarak karşılaştırıldığında da rahatça fark edilebileceği üzere ANKA-S'in burun kısmı daha bombeli bir yapıya sahiptir. Bunun nedeni şu şekilde açıklanabilir: ANKA, 200 km menzilin dışına ancak “röle” adı verilen bir sistemle çıkabiliyorken ANKA-S'in burun kısmında “satcom” adında bir sisteme yer verilmiş olmasıdır. Satcom basitçe İHA’nın; menzilinin ötesinde röle gibi bir sisteme ihtiyaç duyulmaksızın uydular tarafından kontrol edilmesini sağlar. Uydudan kontrol edilebilme özelliği, İHA’ya genişletilmiş hareket alanı oluşturması bakımından bir avantajdır.





ROKETSAN tarafından geliştirilen MAM-L(hava-kara harekatları), CİRİT(lazer güdümlü füze), UMTAS(tanksavar) gibi füzeleri kullanabilen ANKA-S, 250 kg faydalı yük kapasitesine sahiptir. Tıpkı ANKA’da olduğu gibi 8 m uzunluk ve 17 m kanat açıklığına sahip ANKA-S, birçok muharebe alanında kendini kanıtlamış olup diğer ülkeler tarafından da rağbet görmektedir. İhracatına başlanan ANKA-S'lerden 3 tanesi verilen sipariş üzerine Tunus’a teslim edilmiştir.


TUSAŞ’ın “Yeni Nesil ANKA” olarak nitelendirdiği İHA platformları ise arttırılmış faydalı yük kapasitesi ile 350 kg’ye varan mühimmat taşıyabilmekte olup, aralıksız 30 saatlik uçuş rekorunu kırmıştır.



KAYNAKÇA



370 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page