top of page
Metin Mert Aslan

B-1 Lancer


B-1 Lancer, takma adıyla Bone (B-One), ABD Hava Kuvvetleri’nin 1985’ten bu yana kullandığı süpersonik, çok amaçlı, uzun menzilli stratejik bombardıman uçağıdır. B-52 ve B-2 ile birlikte yıllardır Amerika’nın uzun menzil temel bombardıman uçağı ihtiyacını karşılamaktadır. B-1; 1960’lı yıllarda Amerikan Hava Kuvvetleri’nin 2-Mach hızını aşacak, stratejik/nükleer görevler üstlenecek, yüksek menzil ve yük kapasitesine sahip bir bombardıman uçağı arayışına binaen 1970 yılında Rockwell şirketi (günümüzde Boeing’in öncüsü) tarafından geliştirilmeye başlandı. Temel amaç Sovyet radarlarından kaçınarak alçak irtifada, yüksek hızda Rus anakarasında nükleer bir operasyon gerçekleştirebilmekti. 

Projeye ait ilk tam ölçekli maket 1971 yılında üretildi ve B-1A varyasyonuna ait ilk prototip 1974’de 2.2 Mach hızına ulaşarak başarıyla uçuşunu gerçekleştirdi. Bu hızlı ve başarılı sayılabilecek gelişmeler yaşansa da Dünya Petrol Krizi ve projenin sürekli artan maliyeti sebebiyle John Carter’ın başa geldiği 1977 yılında proje askıya alındı. 


1981 yılında Cumhuriyetçi Parti adayı Reagan’ın başkanlık koltuğunu devralmasının ardından yeni yönetimin F111 ile B-52’yi Sovyet 3. nesil avcılar karşısında yetersiz bulması sebebiyle Rockwell şirketiyle tekrar masaya oturuldu. Rockwell projede bazı revizyonlar yapmayı kabul etti ve B-1B modelini geliştirmeye başladı (İlk geliştirilmiş versiyon B-1A iptal edilmiş oldu). Yeni model daha düşük hız (1.2 Mach) ve yük kapasitesine sahip olacaktı fakat maliyet ciddi şekilde düşürülecekti. Aynı zamanda spot noktalarda yapılan malzeme ve tasarım değişiklikleriyle radar izinde belirgin düşüş sağlanarak uçağın Stealth karakteri geliştirildi. Böylelikle görev tanımı gereği Sovyet radarlarına yakalanma ihtimali azalacak ve Mig-31’in kullandığı uzun menzilli füzelere karşı avantaj elde edecekti. Bu tarihe dek üretilmiş B-1A varyasyonuna ait 4 uçak B1-B modelinin aviyonik testleri için kullanıldı. 

İlk B-1B, 1984 yılında üretildi ve aynı yıl içerisinde ilk uçuşunu gerçekleştirdi. 1985 Haziran itibariyle B-1B’nin teslimatları başladı  ve ilk teslimat Texas’taki Dyess Askeri Hava Üssü’ne yapıldı. 1988’de sonuncu yani 100. teslimat yapıldı. 1990 yılında uçağın resmi adına “Lancer” eklendi.


Operasyonel Kariyeri


1991 sonlarında Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla B-1 Lancer’ın görev tanımında değişikliğe gidildi. Bundan böyle nükleer operasyonlardan ziyade genel bombardıman görevleri üstlenecekti. Bu doğrultuda konvansiyonel silahlarla donatıldı. 

1990 sonlarında iki B-1’de çıkan motor arızaları yüzünden 1990-1991 Çöl Fırtınası Harekatı’nda görev alamadı ve Sovyetlere nükleer taaruz için hazır olarak konuşlandırılma haricinde aktif bir görevde bulunmadı. 1990’lar boyu süren konvansyionel revizyonlardan sonra ilk operasyonel deneyimlerini 1998 Çöl Tilkisi Harekatı’nda kazandı. B-1,böylelikle kendisine yeni atanmış genel-bombardıman rolünü sahada sınamış oldu. Daha sonra 1999 NATO Yugoslavya Müdahalesi’nde kullanıldı. Çarpıcı bir biçimde, harekattaki sortilerin neredeyse sadece %2’sini gerçekleştirmesine rağmen toplam mühimmatın %20’sini B-1 Lancer kullandı.

B-1 Lancer, Afganistan’da

Tam anlamıyla parlamasını ise 2001 yılında Afganistan’ın İşgali sırasında yaptı. Uzun menzili sayesinde B-1, Hint Okyanusunda bulunan ve Afganistan’a 4.500 km uzaklıktaki Diego Garcia adasından kalkış yapabiliyordu. Tek seferde 900 kilogramlık güdümlü JDAM (Müşterek Doğrudan Taaruz Mühimmatı) bombalarını kullanarak kusursuza yakın bir şekilde yer hedeflerini imha edebiliyordu. İşgalin ilk altı ayında, atılan bombaların ağırlık olarak %40’ını ve JDAM’ların %70’ini 8 adet B-1 kullanmıştı. Bu istatistiklerle B-1, Abisi sayılabilecek B-52’yi operasyonel anlamda solladı ve ABD’nin Afganistan’dan çekilmesine kadar olan süreçte aktif rol oynadı. B-1’in çok etkin kullanıldığı 2012 yılında 9. Sevki Bombardıman Filosu 9 uçakla 6 ayda 770 sorti yaparak 9.500 saat görev uçuş yaptı. 

Savaş karnesine yeni başarılarını 2003 Irak askeri müdahalesinde ekledi. Harekat boyu uçuşların %1’inden azını gerçekleştirmesine rağmen toplam JDAM’ların %45’i B-1 tarafından kullanıldı. 2003’teki başarısızlıkla sonuçlanan Saddam Hüseyin’i öldürme operasyonunda başrol oynadı.

5 Şubat 2011’de yürürlüğe giren ABD-Rusya arasında imzalanan New START nükleer silahsızlandırma protoklü uyarınca B-1’lerin nükleer görev tanımı tamamen sona erdi. Böylece B-1 Lancer, tam anlamıyla bir genel-stratejik bombardıman uçağına evrilmiş oldu.


B-1; kariyerine Irak, Afganistan, Suriye ve Libya’daki operasyonlarla devam etti. 2014’te Suriye’de IŞİD’in Ayn-el Arab’ı i ele geçirmesini önlemede kilit rol oynadı. IŞİD militanları 660 bomba ile hedef alındı ve binden fazla kayıp verdi. 2018 yılında Esad rejimine karşı 19 adet AGM-158 JASSM seyir füzesi B-1’ler aracılığıyla fırlatıldı.


B-1 kokpiti



Modernizasyon Çalışmaları ve Gelecekte B-1


Günümüzde aktif 45 B-1B bulunmaktadır. B-21 Raider Stealth uçaklarının 2025’ten kademeli olarak B-1’lerin yerini alması ve 2036 yılı itibariyle envanterdeki tüm B-1’lerin emekli edilmesi planlanıyor. B-1, başından beri pek çok kez modernizasyon ve revizyon süreçleri geçirdi. Bu çalışmaların sonucu olarak B-1’e ait farklı bloklar ve varyantlar bulunmaktadır. 


Bloklar (B-1)


Blok A: İlk üretilen standart B-1 modelidir.


Blok B: 1995’te SAR radar sisteminde geliştirmeler yapılarak hizmete sunuldu.


Blok C: CEM, Gator ve SFW gibi çeşitli bombaların taşınmasına olanak sağlamaktadır. Bu blok, yükleme başına 30 CBU (misket bombası) taşınmasına olanak sağlar.


Blok D: GBU-31 JDAM mühimmatı entegre edildi. ALE-50’nin de dahil olduğu yeni önleme ve navigasyon sistemleri eklendi.


Blok E: WCMD, JSOW ve JASSM silahlarının kullanılabilir hale gelmesiyle keskin vuruş yeteneği arttırıldı.


Blok F: Savunma ve önleme sistemlerinin geliştirilmesi programı DSUP dahilindeki proje, 2002’de maliyet ve gecikme sebebiyle iptal edildi.


Bakımı yapılan bir B-1


Büyük çaptaki ilk modernizasyon CMUP (Konvansiyonel Görev Yükseltme Programı) olup bu program kapsamında hassas güdümlü konvansiyonel silahların kullanımı mümkün kılan MIL-STD-1760 sistemleri kurulmuştur. 2007 yılında Sniper XR -otonom izleme, hedef tanımlama ve hassas silah güdümü yapmaya sağlayan hedefleme podu sistemi- entegresine başlandı. 2012’de; CITS, (Merkezi Entegre Test Sistemi), VSDU (Dikey Durumsal Görüntüleme Sistemi), FIDL (Tamamıyla Entegre Veri Bağlantısı) eklentilerini içeren IBS (Entegre Savaş İstasyonu) ana modifikasyonuna başlandı. IBS, 2020 yılında tamamlandı.


Lancer’a ait B-1A, B-1B, B1R varyantlarından sadece B-1B projesi hayata geçmiştir. B-1R, 2004’te ortaya atılan oldukça gelişmiş bir varyant projesidir. Projeye göre F101 motorları yerine F-22 Raptor tarafından kullanılan F119 motorlarına geçilecek, maksimum hız 2.2 Mach olacak ve radar sistemlerinde belirgin yükseltmeler yapılacaktı. Proje hayata geçmemiş, kağıt üzerinde kalmıştır.


Tasarımı


B-1 Lancer, tıpkı B-2 gibi hibrit kanat gövdesine sahiptir. Aerodinamik tasarımda değişken açılı kanatlar (Variable Sweep Wing), kovansiyonel kuyruk ve T kuyruk tipinden türetilmiş haç biçimli kuyruk ve kontrol kanatçıklar kullanılmıştır. Kanatlar 15-67.5 derece arası hareket edebilmektedir. İleri yönlü kanat hareketi iniş ve kalkışlarda, havada ikmal esnasında ve bazı yüksek irtifa seyirlerinde kullanılır. Geriye doğru kanat hareketi ise temel savaş konfigürasyonudur ve yüksek hızlarda manevra kabiliyetini arttırmaktadır. Radar izinin düşürülebilmesi adına hava giriş kısımları sabit ve kıvrımlı tercih edilmiş -her ne kadar B-1A modeline göre hızı düşürse de- ilaveten giriş kısmında yansıtıcı paneller kullanılmıştır.


Motorlar, ikişer olarak kanatların sabit kısmında bulunmaktadır. General Electrics tarafından üretilen F101-GE-102 motorları motor başına artyakıcı ile 136 kN değerine kadar itki sağlayabilmektedir. Ayrıca bu F101 motorları günümüzde F-16’larda kullanılan GE-F110 motorunun öncüsüdür.


Teknik Özellikleri


  • Mürettebat: 4

  • Motor: 4 x General Electric F101 (F101-GE-102) Artyakıcılı Turbofan motor

  • Motor itiş: 4 x 64.94 (Kuru) / 136.92 kN (Artyakıcı ile)

  • Kanat açıklığı: Tam açıldığında 41.8 metre, en kapalı haliyle 24.1 metre

  • Kanat alanı: 181.5 m2

  • Uzunluk: 44.5 m

  • Yükseklik: 10 m

  • Boş ağırlık: 87.095 kg

  • Maksimum kalkış ağırlığı: 216.364 kg

  • Yakıt kapasitesi: 120.350 kg

  • Birim maliyet: 283.1 milyon $




Uçuş Performansı


  • Maksimum hız: 12.000 m’de 1335 km/sa (1.25 Mach), 50-150 m’de 1126 km/sa (1.06 Mach)

  • Menzil: Yüklü olarak 9.400 km, maksimum olarak 12.000 km

  • Tırmanma oranı: 28.84 m/s

  • Tavan: 18.000 m

  • İtme/Ağırlık oranı: 0.38





Silah ve Mühimmatlar


B-1 Lancer, 6 temel harici mühimmat slotuyla 23.000 kg mühimmat taşıyabilmektedir. Ayrıca 3 dahili bomba yuvasıyla 34.000 kg kapasiteye de sahiptir.

ABD envanterinde bulunan tüm havadan karaya mühimmatlar, B-1 tarafından kullanılabilmektedir.

JDAM ve MK82

Füzeler ve bombalar:


  • 84x Mk-82 (AIR) Genel kullanım (GP) 

  • 81x Mk-82  (LDGP) 

  • 84x Mk-62 Quickstrike 

  • 24x Mk-84 Genel kullanım

  • 24x Mk-65 Deniz mayını

  • 30x CBU-87/89/CBU-97 Misket bombası (CBU)

  • 30x CBU-103/104/105 (WCMD)

  • 24x GBU-31 JDAM GPS güdümlü bombaları (MK-84 GP veya BLU-109 başlığı) 

  • 15x GBU-38 JDAM GPS güdümlü bombaları (MK-82 GP başlığı)

  • 48x GBU-38 JDAM (Çoklu atıcı kitleri kullanılarak)

  • 48x GBU-54 LaserJDAM (Çoklu atıcı kitleri kullanılarak)

  • 12x AGM-154 (JSOW)

  • 96-144x GBU-39 Small Diameter Bomb GPS guided bombs (Henüz hayata geçmedi)

  • 24x AGM-158 (JASSM)

  • 24x B61 or B83 nuclear bombs (2011’den bu yana yerleştirilmiyor)


Kaynakça




347 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

J-20

Comments


bottom of page